Wednesday, April 21, 2010

Patrick Roger









Sevgili Patrick,

Ben bu satirlari yazarken sen muhtemelen Paris'in en guzel semtlerinden birinde (belki de nehrin ortasindaki kucuk adacikta) olan yuksek tavanli evinde ruyalar alemindesin. Ruyalarin eminim cok renkli, yaptigin cikolatalar gibi. Ruyanda ne gordugunu tahmin edip bir seyler karalamaya calistim ama olmadi...Zira cikolatadan sardalya yapip bir konserve icine koymayi hayal edemeyecegim gibi ruyalarini da tahmin etmem oldukca zor.

Bu benim hayal gucumun sinirli olmasindan ote seninkinin inanilmaz bir sekilde genis olmasindan kaynaklaniyor (bkz kendin yerine karsindakini anormale cevirme yatkinligi). Rue de Rennes'de actigin dukkana gittigimizde bunlari dusundum iste. Nereye bakacagimi, hangisinden tadacagimi ve neyin fotografini cekecegimi sasirdim, hayal gucune imrendim ve yarattigin tat karsisinda kendimden gectim! Abartisiz bir saniye tadi damagimda hissedip dunyada daha kesfetmedigim ne kadar cok sey oldugunu bir kez daha farkettim.

Patrick, seni uzun bir mektupla yormak istemem ama sozun ozu su ki hic hayatimdan cikma istiyorum! Seninle tanismama sebep guzel kivircik kuslarla beraber hep yanimda ol, beni benden al istiyorum! Olur mu?

Sevgiyle ve muhtesem yaraticiliginla kal,

Burcu